19 Mart 2014 Çarşamba

İSİM VE TELEFON NUMARALARIMIZ BİZİ BIKTIRAN MESAJCILARIN ELİNE NASIL GEÇİYOR ?



                       İSİM   VE     TELEFONLARIMIZI    MESAJCI   FİRMALARA 
                                İLETİŞİM      OPERATÖRLERİ  Mİ  SATIYOR

              Her gün telefonlarımıza onlarca mesajlar geliyor. Bu mesajlar, insanları çıldırtıyor. Tam anlamıyla  işkencenin modern şekli. İşkence ise beynelmilel suç sayılmaktadır. meseleye  bu yönüyle bir bakan çıksa...
             
             Mesajları göndererek insanları taciz edenler, o kadar arttı ki ; herhalde sayılarını ancak İletişim Operatörleri biliyordur. Zira Devletin yetkili kurumlarının bunlarla uğraşma   gibi bir derdi yok anlaşılan.
          . Hiç bir ahlak kuralı tanımayan bu taciz ve işkence makinesi gerçek ve tüzel kişi mesajcılar, o kadar çoğalmış ki;   kurumsal  firmalardan tutunuz da, her türden pazarlamacıdan,köfteciye,kebapçıya  , boyacıya kadar yayılmış vaziyette.
           
         Mobil  telefonlara gönderdikleri mesajlarla canımızdan  bıktırıp bezdirdikleri yetmezmiş gibi; şimdi  bir de TELEKOM'un  sabit   telefonlarından  aramaya başladılar.
         Telefon çalıyor,kalkıp bakıyorsun ahlaksız,hak tanımaz   bir  firma .. Adınızla sanınızla hitap ediyor. Hemen derdini de söylemiyor. Sizi esir alıyor. Bu aramaları  genellikle gençlere yaptırıyorlar.Kimileri de sesi yüklediği makineye aratıyor.
         Bre ahlak yoksunu paragözler!.  Çalan telefonuna adam hasta yatağından kalkıp bakmak zorunda kalıyor.Yaşlı  ve yalnız  insanlar  zar - zor  yerlerinden kaldırıp  lüzumsuz telefona   telefona bakıyor. Bebesini emziren  anne, eli bulaşıkta veya çamaşırda vs. olan kadınlar,  işlerini bırakıp bu gereksiz telefona bakmaya çalışıyorlar. Bu işkence ve zulüm değil de ne ?..

        Şimdi soralım :
        Bu ahlaksızlığı, hukuksuzluğu yapanlar, insanların telefon ve isimlerini  nasıl ve ne şekilde elde ediyorlar ?
        Söylenti şöyle :
        Bu işin bir bedeli var deniyor.
        Mobil veya sabit telefonlar yoluyla bire bir reklam yapmak isteyen  gerçek ve tüzel kişiler, İletişim  Operatörlerine gidip bedeli  karşılığında ve parası kadar isim ve telefon numaralarını elde ediyorlar.   Bunun için çok büyük bedeller ödendiği söyleniyor.
        Burada şu soru akla geliyor:
        Acaba kişilerin telefon numaraları ve isimlerinin satışı karşılığı elde edilen paralar kayıt içine alınıyor mu, yoksa bu gelirler kayıt dışı mı kalıyor ? 
        Ahlak ve hukuk dışı bu ticaretin kayıt dışı yapıldığı ihtimal dahilindedir.
         Şayet burada bir kayıt dışılık varsa, çok önemli bir vergi kayıp ve kaçağı olduğu  düşünülmelidir. O halde Gelir İdaresi başkanlığı buraya bir bakmalıdır. Basit bir inceleme sonucu varsa bir kayıp - kaçak, kolayca tespit edilebilir.
          Bu operatörlerinin hepsini hesaplarının Yetkili  Denetim Şirketlerince denetlendiği , ayrıca  Yeminli Mali Müşavirlerince bir çok konuda icelendiği bu incelemeler sonunda çeşitli raporlar  düzenlendiği  biliniyor. Bu denetim ve incelemelerde herhalde aykırı hususlar varsa  raporlanıyordur.
           Yoksa, bu denetimler hikâyeden mi ?..
         



   

6 Mart 2014 Perşembe

KARİYER MESLEK SINAVI AÇILMASI BAŞBAKANLIK İZNİNE TABİ OLACAK

 
                                               
          BAŞBAKANLIK'DAN   KARİYER  MESLEK  SINAVLARINA  DİSİPLİN 

          Kariyer meslek sınavları,  Başbakanlık'dan izin alındıktan sonra yapılacak.    
          Kendi özel mevzuatları uyarınca mesleğe özel yarışma sınavına tabi tutulmak suretiyle alınacak personel için kurumlarca yapılacak özel yarışma sınavları açılmadan önce Başbakanlıktan izin alınacak.

              6 Mart 2014  tarihli  28933 (Mükerrer)  sayılı  Resmî Gazete'de yayımlanan Genelge aynen aşağıya alınmıştır.
           
                                                        
GENELGE
Başbakanlıktan:
Konu : Kariyer Meslek Personeli
GENELGE
2014/2
Kamu personel sisteminin etkin ve verimli bir şekilde işlemesi amacıyla; tüm kamu kurum ve kuruluşlarında (Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği, Türkiye Büyük Millet Meclisi İdari Teşkilatı, Anayasa Mahkemesi, Adalet Bakanlığı hâkim ve savcı adayları, Sayıştay Başkanlığı, Kamu Denetçiliği Kurumu ve Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı hariç) 657 sayılı Kanunun 36 ncı maddesinin “Ortak Hükümler” bölümünün (A) fıkrasının (11) numaralı bendi ve ek 41 inci maddesinde sayılanlar ile kendi özel mevzuatları uyarınca mesleğe özel yarışma sınavına tabi tutulmak suretiyle alınacak personel için kurumlarca yapılacak özel yarışma sınavları açılmadan önce Başbakanlıktan izin alınacaktır.
Bilgilerini ve gereğini rica ederim.


                                                                                                                   Recep Tayyip ERDOĞAN
                                                                                                                                 Başbakan

4 Mart 2014 Salı



                                                                                YÖNETMELİK

                                      ÜCRETSİZ VEYA İNDİRİMLİ SEYAHAT KARTLARI YÖNETMELİĞİ

           
                Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ,  beklenen  ÜCRETSİZ VEYA İNDİRİMLİ SEYAHAT KARTLARI YÖNETMELİĞİNİ   4 Mart 2014 ( SALI )  ve 28931  sayılı        Resmî Gazetede   yayımladı.
          
                     Yönetmelik, yayımlandığı tarihte yürürlüğe giriyor.

                 Bu Yönetmelik, önceki Yönetmeliği yürürlükten kaldırıyor. Ancak, yürürlükten kaldırılan Yönetmelik uyarınca  verilmiş kartlar bir yıl daha geçerli olacak.

                    Ücretsiz seyahat hakkından yararlanacak kişiler,   Yönetmeliğin  4. maddesinde     sayılmıştır.

MADDE 4 – (1) 4736 sayılı Kanunun 1 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca demiryolları ve denizyollarınınşehiriçi ve şehirlerarası hatlarından, belediyelere, belediyeler tarafından kurulan şirketlere, birlik, müessese ve işletmelere veya belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehiriçi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanacaklar aşağıda belirtilmiştir:
a) 24/2/1968 tarihli ve 1005 sayılı İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun kapsamında aylık bağlananların kendileri, eşleri, anne ve babaları ile evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış çocukları.
b) 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 56 ncı ve mülga 64 üncü maddesi, 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 47 nci maddesinin sekizinci fıkrası, 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlarda belirtilen haller kapsamında;
1) Hayatını kaybedenlerin,
2) Harp veya vazife malulü sayılanlardan aylık almakta iken hayatını kaybedenlerin,
3) Harp veya vazife malulü sayılmaları sebebiyle aylık almakta olanların,
4) Harp veya vazife malulü sayılmaları sebebiyle aylık almakta iken, sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam etmekle birlikte veya 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesine göre sigortalı olmayı gerektiren bir işte çalışmaya başlamış olmakla birlikte bu aylıkları kesilmesi gerekmeyenlerin,
kendileri, eşleri, anne ve babaları ile evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış çocukları.
c) 5434 sayılı Kanunun mülga 45 inci maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen haller kapsamında;
1) Hayatını kaybedenlerin,
2) Harp veya vazife malulü sayılanlardan aylık almakta iken hayatını kaybedenlerin,
3) Harp veya vazife malulü sayılmaları sebebiyle aylık almakta olanların,
4) Harp ve vazife malulü sayılmaları sebebiyle aylık almakta iken, sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam etmelerinden veya 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya başlamalarından dolayı aylıkları kesilenlerin,
kendileri, eşleri, anne ve babaları ile evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış çocukları.
ç) 28/5/1986 tarihli ve 3292 sayılı Vatani Hizmet Tertibi Aylıklarının Bağlanması Hakkında Kanun kapsamındaki hizmetleri sebebiyle vatani hizmet tertibinden aylık bağlananların kendileri, eşleri, anne ve babaları ile evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış çocukları.
d) 24/6/2008 tarihli ve 5774 sayılı Başarılı Sporculara Aylık Bağlanması ile Devlet Sporcusu Unvanı Verilmesi Hakkında Kanuna göre aylık bağlananların kendileri.
e) Engelliler için sağlık kurulu raporuyla % 40 ve üzerinde engelli olduğunu belgeleyen Türk vatandaşlarının kendileri, ağır engellilerin ise kendileri ile birlikte birden fazla olmamak üzere beraber seyahat ettikleri refakatçileri.

        Yönetmeğin 5. maddesinde de  60 yaş ve üstü bireylerin ücretsiz veya indirimli yolculuk hakkı aşağıdaki şekilde düzenlenmiş.- :
MADDE 5 – (1) Türk vatandaşı olan altmış beş yaş ve üzeri kişiler, demiryolları ve denizyollarının şehiriçihatları ile belediyelere, belediyeler tarafından kurulan şirketlere, birlik, müessese ve işletmelere veya belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehir içi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanır.
(2) Türk vatandaşı olan altmış beş yaş ve üzeri kişiler, demiryolları ve denizyollarının şehirlerarası hatlarından %50 indirimli olarak yararlanır.
(3) Toplu taşıma araçlarının ait olduğu kurum ve kuruluşlar, belediyeler, belediyeler tarafından kurulan şirketler, birlikler, müessese ve işletmeler, altmış yaş ile altmış beş yaş arasında bulunan kişilerin toplu taşıma araçlarından ücretsiz veya indirimli olarak yararlanmasını sağlayabilir.
Ücretsiz veya indirimli seyahat hakkının kullanımı  da şu şekilde düzenlenmiş :
MADDE 6 – (1) Ücretsiz veya indirimli seyahat edebilmek için;
a) 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b), (c), (ç) ve (d) bentleri kapsamındakiler için Bakanlık tarafından verilen Seyahat Kartı,
b) 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamındakiler için Engelliler İçin Kimlik Kartı, engellilere kimlik kartı verilmesine ilişkin 19/7/2008 tarihli ve 26941 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Yönetmelik uyarınca verilmiş bulunan kimlik kartı, anılan Yönetmeliğin geçici 1 inci maddesinde sayılan engelliler için kimlik kartı ile engel oranının yer aldığı nüfus cüzdanı,
c) 5 inci madde kapsamındakiler için nüfus cüzdanı,
kullanılır.
(2) Toplu taşıma araçlarından ücretsiz veya indirimli yararlanma amacıyla birinci fıkrada belirtilen belgelerin ibraz edilmesi halinde, ücretsiz veya indirimli seyahat hakkı herhangi bir gerekçeyle engellenemez.
(3) Kişiler, birinci fıkrada belirtilen belgeleri ibraz etmek suretiyle toplu taşıma araçlarından ücretsiz veya indirimli yararlandırılır. Toplu taşıma hizmetini sunan kurum ve kuruluşlar ile belediyeler, ücretsiz veya indirimli seyahat hakkının kullanılması ile ilgili kolaylaştırıcı tedbirler alır.
(4) 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamındaki ağır engellinin, refakatçisi olduğunu beyan ettiği kişiden bu hakkın kullanımına ilişkin ayrıca belge talep edilmez.
(5) Seyahat kartları aynı zamanda tanıtım amaçlı olarak da kullanılabilir.
                     Yönetmeliğin 6 ncı maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında belirtilen seyahat kartını almak için; Bakanlığın belirleyeceği belgelerle birlikte il müdürlüğüne başvuruda bulunulacak.
60       ve üstü yaşlarda olanlar Nüfus Cüzdanlarını  göstermek suretiyle bu haktan yararlanacaklar.
              Cezai müeyyideyi düzenleyen 12. maddede , Belediye ve ilgilikuruluşların,ücretsiz ve indirimli seyahat hakkının kullandırılması ile ilgili tedbirlerin almakla mükellef oldukları belirtilmiş, sonra gelen bende de;
              Ücretsiz veya indirimli seyahat hakkının kullandırılmaması hâlinde bu haktan faydalandırılmayan her kişi için mülki idare amiri tarafından toplu taşıma aracının tarifesi üzerinden elli tam bilet bedeli tutarında idari para cezası uygulanacağı, Bu maddeye göre verilecek idari para cezalarının tebliğinden itibaren bir ay içinde ödeneceği ve genel bütçeye gelir kaydedileceği, zikredilmiştir.
                          

YENİ BİR KILIÇDAROLU GAFI MI


       KILIÇDAROĞLU MUSTAFA SARIGÜL'Ü TEKİRDAĞLILARA EMANET ETTİ

            Kemal Kılıçdaroğlu Tekirdağ'da meydanda toplanmış halka hitaben konuşuyor. Yanında Partisinin ileri gelenleri arasında  İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Sarıgül de var.
          Malum ,  Kılıçdaroğlu 200  kelimeyle  konuşan bir lider. Konuştukları da sloganlaştırılmış  50 - 60  cümleyi  geçmeyen  eski siyasetçilerin  üslubu olan  yalan- dolandan ibaret  bom boş laflar.
          Her şeye rağmen siyasetcilerin konuşmaları eğlendirici oluyor.
          Kılıçdaroğlu Tekirdağ'daki  konuşmasını bitirirken  ne dedi biliyor musunuz ?
          Aynen şööyle  dedi : " MUSTAFA  SARIGÜL'Ü  SİZE  EMANET  EDİYORUM " 
          Muhterem ne dediğini mi bilmiyor, yoksa  SARIGÜL'ün İstanbul'da kazanamayacağına emin oldular da Tekirdağdan mı aday yapıyorlar !...
          Belki de Tekirdağ Adayının adını unutmuştur...  

3 Mart 2014 Pazartesi

GALİP DEDE



                               ŞEYH  GALİP  ( Galip  Dede )
                                (1757 - 1799 )

               Divan Edebiyatımızın son büyük şairi olan Şeyh Galib, 1757'de İstanbul'da doğdu. Asıl adı Mehmed Esad olan Şeyh Galib'in babası Reşid Efendi, annesi Emine Hatun'dur.Babası ve dedesi gibi Mevlevi Tarikatına mensup olup, Padişah III. Selim' in arzusu üzere  Galata Mevlevihanesi Şeyhliğine getirilmiş ve Mevlevihaneye başladıktan sonra Galip Dede diye anılmaya başlanmıştır.
   
              Şeyh Galip henüz 26 yaşında iken  mesnevi türünün şaheseri olan  Hüsn-ü Aşk'ı yazdı.
               
                

            Diğer Eserleri :

  • Divan (Şiirler)
  • Hüsn ü Aşk (Güzellik ve Aşk)
  • Şerh-i Cezîre-i Mesnevî
  • Es-Sohbetü's-Sâfiyye

            Padişah  III. Selim  Şeyh Galib'in şiirlerini bilr ve sever, kendisini saraya davet eder, iltifatlar ederdi. Mevlevihanesine gidip ayinlere katıldığı olurdu.

           Şeyh Galip ( Galip Dede ) şöhretini zirvesinde ve genç denilecek yaşta iken 3 Ocak 1799 tarihinde İstanbul'da öldü. Mezarı Galata Mevlevihanesinin avlusundaki türbededir.

           Şarkı formundaki şiirinden bir "dörtlük"  ;

            
  • Fârığ olmam eylesen yüzbin cefâ sevdim seni
    Böyle yazmış alnıma kilk-î kazâ sevdim seni 
    Ben bu sözden dönmezem devreyledikçe nüh felek 
    Şâhid olsun aşkıma arz u semâ sevdim seni
          Günümüz Türkçesiyle şöyle diyor.
Yüzbin cefâ etsen vazgeçmem, bir kere sevdim seni. Kazâ ve kader kalemi alnıma böyle yazmış; seni sevdim bir kere. Dokuz gök döndükçe bu sözden dönmem: Sevdim seni; yer ve gök aşkıma şâhid olsun.

          Bir de Gazel ;

           
Gencinen olsam vîrân edersin
Âyînen olsam hayrân edersin
Tîr-i nigehden dâğ-ı derûna
Baksan ne işler seyrân edersin
Sâkî kerâmet sende ya bende
Bahri habâba mihmân edersin
Nezzâre-i germ etdikçe ey çeşm
Âteşle âbı yek-sân edersin
Ey huşk zâhid dem urma meyden
Dest-i duâyı mercân edersin
Zâhid o meh-veş bir nûrdur kim
Büttür demezsin îmân edersin
Mâdâm uçarsın gözlerde ammâ
Rûyun perî-veş pinhân edersin
Tabl-ı tehîden gümdür suhanler
Bî-hûde Gaalib efgaan edersin
Etvâr-ı çerhe uy mevlevî ol
Seyrân edersin devrân edersin...