KARACAOĞLAN GÖNLÜ YANIK OĞLAN
Karacaoğlan, "ayran gönüllü" bir ozan. Sazı elinde diyar diyar geziyor. Gittiği, gezdiği yerlerde gördüğü her güzele gönül veriyor.Bunu da hemencecik sazıyla dillendiriyor.Gördüğü güzellerin hepsini de ilk göz ağrısı "Elif "in yerine koyuyor.
Karacaoğlan bir gün değirmenden gelirken çeşme başında kızları görmüş.Çeşmeye yaklaşmış,ince belli,örgülü saçlarıyla, fidan boyuyla "Elif" e benzeyenine dönüp ;
- Güzel kız bana bir tas su verir misin ? Demiş.
Kız çeşmeden tası doldurup, Karacaoğlan'a uzatmış ;
- Buyur Emmi
Demiş. Artık Karacaoğlan'ın halini tarife gerek var mı ? Zaten hemen oracıkta almış sazı eline, bak neler söylemiş :
Değirmenden gelirim beygirim yüklü
Şu kızı görenin del olur aklı
On beş yaşında kırk beş belikli
Bir kız bana emmi dedi neyleyim
Bizim ilde üzüm olur alıç olur
Sızılaşır bozkurtları aç olur
Bir yiğide emmi demek güç olur
Bir kız bana emmi dedi neyleyim
Birem birem toplayayım odunu
Bilem dedim bilemedim adını
Elbistan yanaklı Kürdler kadını
Bir kız bana emmi dedi neyleyim
Karacoğlan der ki n’oldum n’olayım
Akar sularınan ben de geleyim
Sakal seni makkabınan yolayım
Bir kız bana emmi dedi neyleyim
Yüzünü unlu görünce , kız ne desndi...
YanıtlaSil